Bakırköy’de “Kadınlar İçin Güvenli Yaşam Çalıştayı” Düzenlendi

09.05.2025 - Cuma 17:10

Bakırköy Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle, “Kadınlar İçin Güvenli Yaşam Çalıştayı” düzenledi. Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu ile İBB Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Enif Yavuz Dipşar’ın yanı sıra kadın akademisyenler, sosyologlar, meclis üyeleri, muhtarlar ve STK temsilcilerinin katıldığı çalıştayda adil, güvenli ve eşit kentler inşa etmek için yapılması gerekenler masaya yatırıldı.

Kadınların yaşam şartlarının iyileştirilmesi için birçok çalışmaya imza atan Bakırköy Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte “Kadınlar İçin Güvenli Yaşam Çalıştayı” düzenledi. Daha adil, güvenli ve eşit kentler inşa etmek için yapılması gerekenlerin konuşulduğu çalıştaya Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu, İBB Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Enif Yavuz Dipşar, İBB Kadın ve Aile Hizmetleri Şube Müdürü Kezban Alacücük, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ceren Lordoğlu katıldı. 6 masanın yer aldığı çalıştayda; Kamusal Alanda Kadın Güvenliği, Dijital Alanda Kadın Güvenliği, Ev İçi Destek Mekanizmaları, Eğitim ve İş Yaşamında Güvenlik, Kırılgan Kadın Gruplarının Deneyimleri, Kurumsal İş Birlikleri ve Sosyal Hizmet Modelleri başlıklı konular kadın akademisyenler, sosyologlar, meclis üyeleri, muhtarlar ve STK temsilcileri tarafından değerlendirildi.

“Şiddete uğrayan kadınların sesi duyulmuyor"

Konuşmasına, kadın cinayetlerine değinerek başlayan Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğu, “Bugün son yıllarda en yıkıcı, en hayati meselelerden biri olan ‘kadınlar ve güvenli yaşam’ hakkında konuşmak için toplandık. 2025 yılı başından bugüne dek hayattan koparılan 168 kadınla birlikte her yıl, her gün sistematik olarak öldürülen tüm kadınları rahmet ve saygıyla anıyorum. Biliyorsunuz, anneler günü yaklaşıyor. Pek çoğumuz evlatlarımızı sevgiyle kucaklayarak annelerimizin ellerine hasretle sarılacağız. Ama biliyoruz ki bu anneler günü yüzlerce çocuk için sessiz, buruk, eksik geçecek. Çünkü öldürülen kadınların her biri birer anne, birer evlat, birer kardeşti. Geride gözyaşlarıyla büyüyecek çocuklar, suskun sofralar, sessiz evler kaldı. Oysa bu yıl 2025 hükümet tarafından aile yılı ilan edilmişti. Ancak şu soruyu da sormadan edemiyoruz: Madem bu yıl aile yılı, neden o ailenin yükünü omuzlayan kadınlar korunmuyor? Neden şiddete uğrayan kadınların sesi duyulmuyor? Neden çaresizce yardım isteyen anneler görmezden geliniyor? Aile dediğiniz yalnızca aynı hanede yaşayan bireylerden ibaret değildir. Aile; güvenle büyüyen çocuk, kendini güvende hisseden kadın, şiddetten arındırılmış bir hayat ve bir yaşam alanı demektir. Ve bir ülke ancak kadınları yaşatabildiği sürece aileyi gerçekten koruyor sayılabilir. Kadınlar için güvenli bir yaşamı garanti altına almadan, kadınlara devletin onları koruyabileceği bir aile vaat etmeden, anneleri hayatta tutunmadan aileden söz etmek mümkün değildir” dedi.

“Kadınlara mutlu hissedecekleri bir hayat borcumuz var”

Kadınlar için gerçekleştirilen çalışmaların bir lütuf değil gereklilik olduğuna dikkati çeken Başkan Ovalıoğlu, “Bir belediye başkanı olarak, büyük bir sorumluluk hissediyorum. Bizim geride kalan tüm kadınlara güvenli bir kent, mutlu hissedecekleri bir hayat borcumuz var. Özellikle afetleri konuştuğumuz bu günlerde kadın ve güvenli kent meselesini çok daha sık düşünmeye başladık. Bir deprem oluyor, konteyner kentlerde çocuklarıyla birlikte en çok kadınların mağdur olduğunu görüyoruz. Yangın önlemleri alınmamış bir otel yanıyor, anneler çocuklarının ardında ‘Ben bunu hak edecek ne yaptım’ diye ağlıyor. Ekonomik krizlerde ilk işten çıkarılanlar yine kadınlar oluyor. Tüm afet ve felaketlerde temel yaşam ve hijyen malzemelerine erişimden güvenlik endişesine kadar kadınlar çok büyük sıkıntılarla yüzleşiyor. Ve bu felaketlerin ortasında biz yerel yönetimlere de çok büyük görevler düşüyor. Birçok noktada yurttaşlarımız sorunlarının çözümü için en kolay ulaşabildikleri kuruma yani belediyelere geliyor. Tam da bu nedenle yerel yönetimlerin güçlenmesi ve kadın odaklı politikalarda yetki ve sorumlu kılınması